• Anasayfa
  • Fussilet  suresi
  • Fussilet  11
  • Fussilet Suresi 11. Ayet Meali

    ثُمَّ ٱسْتَوَىٰٓ إِلَى ٱلسَّمَآءِ وَهِىَ دُخَانٌ فَقَالَ لَهَا وَلِلْأَرْضِ ٱئْتِيَا طَوْعًا أَوْ كَرْهًا قَالَتَآ أَتَيْنَا طَآئِعِينَ
    Summestevâ iles semâi ve hiye duhânun fe kâle lehâ ve lil ardı’tiyâ tav’an ev kerhâ(kerhen), kâletâ eteynâ tâiîn(tâiîne).
    Sonra duman hâlinde bulunan göğe yöneldi; ona ve yeryüzüne, “İsteyerek veya istemeyerek gelin” dedi. İkisi de, “İsteyerek geldik” dediler.
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Sonra duman hâlinde bulunan göğe yöneldi; ona ve yeryüzüne, “İsteyerek veya istemeyerek gelin” dedi. İkisi de, “İsteyerek geldik” dediler.
  • Diyanet Vakfı: Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, ona ve yerküreye: İsteyerek veya istemeyerek, gelin! dedi. İkisi de «İsteyerek geldik» dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Sonra göğe doğruldu da o bir duman iken ona ve yere: «İkiniz de ister istemez gelin!» dedi. İkisi de: «isteye isteye geldik.» dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Sonra duman halinde bulunan göğe yöneldi. Ona ve yerküreye: «İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin.» dedi. Her ikisi de: «İsteyerek geldik» dediler.
  • Ali Fikri Yavuz: Sonra (Allah), buhar halinde olan göğü yaratmayı kasd etti de ona ve arza: “-İkiniz de istiyerek veya istemiyerek gelin meydana çıkın.” dedi. Onlar da: “-Biz istiyerek geldik.” dediler. (Allah’ın emrine boyun eğdiler).
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Sonra Semaya doğruldu da o bir dumanken ona ve Arza gelin, ikiniz de ister istemez, dedi: geldik istiye istiye dediler
  • Fizilal-il Kuran: Sonra duman halinde bulunan göğe yöneldi, ona ve yeryüzüne: «İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin» dedi. «İsteyerek geldik» dediler.
  • Hasan Basri Çantay: Sonra (irâdesi) göğe — ki, o bir buhaar haalinde idi — doğruldu da ona ve arza «ikiniz de ister istemez gelin» buyurdu. Onlar da «İsteye isteye geldik» dediler.
  • İbni Kesir: Sonra göğe yöneldi ki; o, duman halindeydi. Ona ve yere dedi ki: İsteyerek veya istemeyerek ikiniz de gelin. İkisi de dediler ki: İsteyerek geldik.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Sonra göğe, o bir duman halinde iken teveccüh etti. Sonra ona ve yer için buyurdu ki: «İsteyerek veya istemeyerek geliniz». Onlar da, «İsteyiciler olarak geldik,» dediler.
  • Tefhim-ul Kuran: Sonra, kendisi duman halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki: «İsteyerek veya istemeyerek gelin.» İkisi de: «İsteyerek (itaat ederek) geldik» dediler.