• Anasayfa
  • Kasas suresi
  • Kasas 47
  • Kasas Suresi 47. Ayet Meali

    وَلَوْلَآ أَن تُصِيبَهُم مُّصِيبَةٌۢ بِمَا قَدَّمَتْ أَيْدِيهِمْ فَيَقُولُوا۟ رَبَّنَا لَوْلَآ أَرْسَلْتَ إِلَيْنَا رَسُولًا فَنَتَّبِعَ ءَايَٰتِكَ وَنَكُونَ مِنَ ٱلْمُؤْمِنِينَ
    Ve lev lâ en tusîbehum musîbetun bimâ kaddemet eydîhim fe yekûlû rabbenâ lev lâ erselte ileynâ resûlen fe nettebia âyâtike ve nekûne minel mu’minîn(mu’minîne).
    Kendi yaptıkları sebebiyle başlarına bir musibet gelip de, “Ey Rabbimiz! Bize bir Peygamber gönderseydin de âyetlerine uysaydık ve mü’minlerden olsaydık” diyecek olmasalardı, seni peygamber olarak göndermezdik.
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Kendi yaptıkları sebebiyle başlarına bir musibet gelip de, “Ey Rabbimiz! Bize bir Peygamber gönderseydin de âyetlerine uysaydık ve mü’minlerden olsaydık” diyecek olmasalardı, seni peygamber olarak göndermezdik.
  • Diyanet Vakfı: Bizzat kendi yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde: Rabbimiz! Ne olurdu bize bir peygamber gönderseydin de, âyetlerine uysak ve müminlerden olsaydık! diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Kendi elleriyle yaptıkları günahlar yüzünden başlarına birer felaket geldiğinde: «Ey Rabbimiz, bize bir peygamber gönderseydin de ayetlerine uyup müminlerden olsaydık.» demesinler diye.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Bizzat kendi yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde, «Rabbimiz! Ne olurdu bize bir peygamber gönderseydin de, âyetlerine uysak ve müminlerden olsaydık» diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).
  • Ali Fikri Yavuz: (Ey Rasûlüm, eğer Kureyş kavmine) yaptıkları inkâr ve isyan yüzünden (kıyamet günü) başlarına bir azab geldiği zaman: “- Ey Rabbimiz, bize bir peygamber göndereydin de ayetlerine uyub müminlerden olsaydık ya.” diyecek olmasalardı, seni peygamber olarak göndermezdik. (Biz ancak onların özrünü kesmek için seni gönderdik).
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): (47-48) Ellerinin takdim eylediği günahlar yüzünden başlarına birer musîbet gelib de o vakıt «ya rabbenâ bize bir Resûl gönderseydin de âyetlerine uyup mü’minlerden olsakdı ya!» diyecek olmasalardı! Fakat şimdi onlara tarafımızdan hak gelince “Musa’ya verilen gibisi verilse ya!” dediler, ya bundan evvel Mûsâya verilene küfretmediler mi? İki sihir tezâhür etti dediler ve biz hiçbirisine inanmayız dediler.
  • Fizilal-il Kuran: Kendi elleriyle yaptıkları günahlar yüzünden başlarına bir felaket geldiği zaman; «Rabbimiz ne olurdu bize bir peygamber gönderseydin de ayetlerine uysak ve mü´minlerden olsaydık» demesinler diye peygamber gönderdik.
  • Hasan Basri Çantay: Kendi elleri (ve ihtiyarları) ile öne sürdükleri (küfür ve zulüm) yüzünden onlara her hangi bir musîybet geldiği zaman: «Ey Rabbimiz, bize bir peygamber göndereydin de biz de âyetlerine ittiba edeydik, mü´minlerden olaydık ya» diyecek olmasalardı...
  • İbni Kesir: Yaptıklarından ötürü başlarına bir musibet geldiği zaman: Rabbımız, bize bir peygamber gönderseydin de ayetlerine uysak ve mü´minlerden olsak olmaz mıydı? derler.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Ve eğer kendi elleriyle takdim ettikleri (günahları) sebebiyle kendilerine bir musibet isabet edip de, «Ey Rabbimiz! Bize bir resûl göndermeli değil mi idin ki, artık âyetlerine tâbi olup da mü´minlerden olsa idik» diyecek olmasalardı (onlara resûl gönderilmezdi).
  • Tefhim-ul Kuran: Kendi ellerinin öne sürdükleri dolayısıyla, onlara bir musibet isabet ettiğinde: «Rabbimiz, bize de bir peygamber gönderseydin de böylece biz de senin ayetlerine uysaydık ve mü´minlerden olsaydık» diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).