• Anasayfa
  • Hasan Basri Çantay
  • Yûsuf  suresi
  • Yûsuf  31
  • Hasan Basri Çantay: Yûsuf  Suresi 31. Ayet Meali

  • فَلَمَّا
  • سَمِعَتْ
  • بِمَكْرِهِنَّ
  • أَرْسَلَتْ
  • إِلَيْهِنَّ
  • وَأَعْتَدَتْ
  • لَهُنَّ
  • مُتَّكَـًٔا
  • وَءَاتَتْ
  • كُلَّ
  • وَٰحِدَةٍ
  • مِّنْهُنَّ
  • سِكِّينًا
  • وَقَالَتِ
  • ٱخْرُجْ
  • عَلَيْهِنَّ
  • ۖ
  • فَلَمَّا
  • رَأَيْنَهُۥٓ
  • أَكْبَرْنَهُۥ
  • وَقَطَّعْنَ
  • أَيْدِيَهُنَّ
  • وَقُلْنَ
  • حَٰشَ
  • لِلَّهِ
  • مَا
  • هَٰذَا
  • بَشَرًا
  • إِنْ
  • هَٰذَآ
  • إِلَّا
  • مَلَكٌ
  • كَرِيمٌ
  • Hasan Basri Çantay: Vaktaki (kadın) onların gizliden gizliye yapdıkları dedi koduları işitdi, kendilerine (da´vetci) yolladı, onlar için (rahatça) yaslanacak bir yer (bir de sofra) hazırladı, onlardan her birine birer bıçak verdi. (Yuusufa): «Çık karşılarına» dedi; şimdi onlar bunu görünce kendisini büyük bir varlık olarak tanıdılar, (hayranlıklarından) ellerini kesdiler ve dediler ki: «Allâhı tenzîh ederiz. Bu, bir beşer değildir. Bu, çok şerefli bir melekden başkası değildir».