• Anasayfa
  • Enbiyâ  suresi
  • Enbiyâ  2
  • Enbiyâ Suresi 2. Ayet Meali

    مَا يَأْتِيهِم مِّن ذِكْرٍ مِّن رَّبِّهِم مُّحْدَثٍ إِلَّا ٱسْتَمَعُوهُ وَهُمْ يَلْعَبُونَ
    Mâ ye’tîhim min zikrin min rabbihim muhdesin illestemeûhu ve hum yel’abûn(yel’abûne).
    (2-3) Rab’lerinden kendilerine yeni bir öğüt (bir uyarı) gelmez ki, onlar mutlaka onu alaya alarak, kalpleri de gaflette olarak dinlemesinler. O zulmedenler gizlice şöyle konuştular: “Bu da ancak sizin gibi bir insan. Şimdi siz göz göre göre sihre mi kapılacaksınız?”
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: (2-3) Rab’lerinden kendilerine yeni bir öğüt (bir uyarı) gelmez ki, onlar mutlaka onu alaya alarak, kalpleri de gaflette olarak dinlemesinler. O zulmedenler gizlice şöyle konuştular: “Bu da ancak sizin gibi bir insan. Şimdi siz göz göre göre sihre mi kapılacaksınız?”
  • Diyanet Vakfı: (2-3) Rablerinden kendilerine ne zaman yeni bir ihtar gelse, onlar bunu, hep alaya alarak, kalpleri oyuna, eğlenceye dalarak dinlemişlerdir. O zalimler şöyle fısıldaştılar: Bu (Muhammed), sizin gibi bir beşer olmaktan başka nedir ki! Siz şimdi gözünüz göre göre büyüye mi kapılıyorsunuz?
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Rablerinden kendilerine gelen her yeni uyarıyı ancak alaya alarak dinliyorlar.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Rablerinden kendilerine gelen her yeni hatırlatmayı hep eğlenerek dinliyorlar.
  • Ali Fikri Yavuz: Rablerinden kendilerine gelen her yeni ihtarı, hep eğlenerek dinliyorlar.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Rablarından kendilerine gelen her yeni ıhtarı mutlak eğlenerek dinliyorlar
  • Fizilal-il Kuran: Onlar Rabb´lerinden gelen her yeni uyarıyı kesinlikle alaya alarak dinliyorlar.
  • Hasan Basri Çantay: (2-3) Rablerinden kendilerine yeni bir ihtaar gelmeye dursun, onlar bunu ille istihza ederek ve kalbleri oyuna dalarak dinlemişlerdir. Zaalimler gizli fısıltı ile (şöyle) konuşdular: «Bu sizin gibi bir insandan başka mıdır? Kendiniz görüb (ve bilib) dururken şimdi sihre mi geleceksiniz»?
  • İbni Kesir: Rabblarından kendilerine yeni bir uyarı gelmeye dursun; onlar, bunu mutlaka eğlenerek dinlemişlerdir.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Onlara Rablerinden yeni bir ihtar gelmez ki, illâ onu müstehziyâne bir halde dinlerler.
  • Tefhim-ul Kuran: Rablerinden kendilerine yeni bir hatırlatma gelmeyiversin, onlar bunu mutlaka oyun konusu yaparak dinlemektedirler.